6284 KAPSAMINDA KORUYUCU VE ÖNLEYİCİ TEDBİRLER
Bu yazımı yazmadan önce 5 gündür aranan Pınar Gültekin’in eski erkek arkadaşı tarafından vahşice öldürüldüğü haberini üzülerek öğrendim. 2018’de 403 kadın, 2019’da 416 kadın ve 2020 yılı Haziran ayı itibariyle 155 kadın öldürüldü. Bütün bunlara rağmen hala iktidar eliyle İstanbul Sözleşmesi’nin ailenin etik değerlerini zedelediği gerekçesiyle uygulanmasının kaldırılması talep ediliyor. Üstelik öldürülen kadınlarımızın çoğu ya kocası ya erkek arkadaşı ya da aile bireyi tarafından öldürülmüş olmasına rağmen!
“Öldürülüyoruz” diyoruz, “Sizin yüzünüzden erkekler hapse giriyor” diyorlar. “Öldürülüyoruz” diyoruz, “ Sözleşme aile yapısını bozuyor ve boşanmalar artıyor” diyorlar. “Öldürülüyoruz” diyoruz, “Sözleşme dinimize aykırı” diyorlar. “Öldürülüyoruz” diyoruz, “Toplumu cinsiyetleştirmeyin” diyorlar.
Anayasa’da ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yer alan en temel hak yaşam hakkıdır. Unutmayalım ki kadın hakları insan haklarıdır! Biz kadınlar artık hayatımızda; bizi öldürmeyecek, ekonomik, fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddete maruz bırakmayacak erkekler istiyoruz. Kıskançlık hiçbir zaman sevgi göstergesi değildir, “ Çok sevdim, kıskandım, öldürdüm” laflarını artık duymak istemiyoruz. Öldürülen, şiddete maruz bırakılan her kadın canımızı acıtıyor. İstatistikler ve daha önceki uygulamalardan gördük ki faile verilen cezanın arttırılması önleyici bir tedbir oluşturmuyor o halde yapılması gereken tek bir şey kalıyor insanların toplumsal cinsiyet ve 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında bilinçlendirilmesi.
Kadınlar için 6284 hayat kurtarır derken ne demek istedik? Ülkemizde hala kanunu uygulama noktasında sıkıntılarımız var bu da tamamen bilinçsizlikten kaynaklanıyor. Gelin bir bakalım;
- 6284 Sayılı Kanun Kapsamında Şiddet Nedir?
Kişinin; fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfi engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik olumsuz tutum ve davranışlardır.
- 6284 Sayılı Kanun Kimleri Korur?
Şiddet mağduru kadını, çocuklarını, aile bireylerini ve tek taraflı takip mağdurunu koruma altına almıştır.
- 6284 Sayılı Kanunda Yer Alan Verilebilecek Koruyucu Tedbirler Nelerdir?
- Kendisine ve çocuklarına gerekli barınmanın sağlanma,
- Geçici maddi yardım sağlanma,
- Psikolojik, hukuki, mesleki ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık verilme,
- Geçici koruma altına alınma,
- Çocuklara kreş imkanının sağlanması,
- İş yerinin değiştirilmesi,
- Yerleşim yerinin değiştirilmesi,
- Tapu kütüğüne aile konutu şerhi işlenmesi,
- Kimlik ve diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi gibi tedbirler alınabilir. Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmamaktadır.
- 6284 Sayılı Kanunda Yer Alan Verilebilecek Önleyici Tedbirler Nelerdir?
- Şiddet tehdidinde veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmama,
- Şiddet uygulayan kişinin uzaklaştırılması ve konutun korunan kişiye tahsisi,
- Korunan kişiye belirli bir mesafeden yaklaşamama,
- Müşterek çocuklarla kişisel ilişki kurulmasının sınırlandırılması,
- Yakınlara, tanıklara ve çocuklara yaklaşmama,
- Eşyalara zarar vermeme,
- İletişim araçlarıyla rahatsız etmeme,
- Şiddet uygulayanın silahı varsa bunun teslimi,
- Alkol veya uyuşturucu ya da uyarıcı madde kullanmama ve şiddet uygulayanın bağımlılığı halinde muayene ve tedavi olması,
- Bir sağlık kuruluşunda muayene ve tedavi olması gibi tedbirler alınabilir.
- Tedbir Kararları Ne Kadar Süreliğine Verilebilir?
Tedbir kararları en çok 6 aylığına verilebilir. Bu sürenin bitiminden itibaren şiddet tehdidi hala devam ediyorsa başvuru üzerine sürenin tekrar uzatılmasına karar verilebilir.
- Verilen Tedbir Kararına Aykırılık Halinde Şiddet Uygulayan Nasıl Cezalandırılır?
Şiddet uygulayan, ihlal edilen tedbirin niteliğine göre 3 gün ile 10 gün arasında zorlama hapsine tabi tutulur.
- İstanbul Sözleşmesi Neden Bu Kadar Önemli?
İstanbul Sözleşmesi 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ülkeler Uluslararası Sözleşmeleri imzaladıklarında sözleşme şartlarında yer alanları yerine getirmeyi taahhüt etmiş olur, ülkemizde bu sözleşmeyi imzalayarak kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesini taahhüt etmiş oldu. Sözleşmeye göre:
- Devlet; ırk, din, dil, siyasal ve cinsel tercih vb. hiçbir ayrım yapmadan tüm kadınların yaşam hakkını korumalıdır.
- Sözleşme cinsiyetin bir şiddet gerekçesi olmasını yasaklamıştır. Devlet hayatın her alanında kadın-erkek eşitliğini sağlamakla yükümlüdür.
- Devlet, cinsiyet temelli şiddete karşı ve cinsiyet eşitsizliklerine karşı toplumu ve alanında çalışan uzmanları düzenli bir eğitime tabi tutmayı taahhüt eder.
- “Töre, ahlak, namus” gibi toplumu zedeleyen kavramların şiddete gerekçe gösterilmemesini ve bu sebeplerle failin ceza indirimi almamasını taahhüt eder.
- İstanbul Sözleşmesi “ Israrlı takip (stalking)” gibi şiddet temelli kavramları tanımlamıştır. Takipçi erkekler, sürekli telefonla aramak, sürekli mesaj ya da e-posta göndererek rahatsızlık vermek, sosyal medya hesaplarını denetlemek, kadın adına sosyal medya hesapları açmak, özel bilgilerini ifşa etmek, kadının arkadaşlarına, patronuna, ailesine mesaj ya da e-posta göndermek gibi ısrarlı takip yöntemlerini kullanıyorlar. Israrlı takibin temel noktasında rahatsız eden bir hareketin sürekli bir şekilde tekrarlanması yer alır, bir erkek tarafından her gün iş yerinize gül yollanıyorsa ve bu durum sizi rahatsız ediyorsa bu da ısrarlı takiptir.
- İstanbul Sözleşmesi, kadınlara yönelik şiddet temelli davalarda etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmesini ve kadınlara yönelik şiddettin veya şiddet tehlikesinin devam etmesi durumunda da koruma tedbirinin uygulanmasını önermiştir.
Bütün bunlar İstanbul Sözleşmesi’nde açıkça yer almasına rağmen ülkemizde gerekli tedbirler alınıp sözleşme hükümlerini uygulanmamıştır. 2019 yılında 41 bin 383 kadının koruma başvurusu reddedilmiştir. Koruma talebi verilmediği için ya da verilen tedbir korumaya yeterli bir tedbir olmadığından onlarca kadın şiddete maruz kaldı veya öldürüldü.
- Şiddet Karşısında Başvurabileceğiniz Yerler Nelerdir?
- Polis 155, Jandarma 156
- Sosyal Destek Hattı Alo 183
- Emniyet Genel Müdürlüğü’nün tek tuşla 155 Polis İmdat Çağrı Merkezi’ne tek tuşla ulaşılmasını sağlayan Kadın Destek Uygulaması (KADES) var.
Uygulama akıllı cep telefonlarına indirilebiliyor. - Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı: 0212 656 96 96 – 0549 656 96 96
- Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı: 0212 292 52 31 – 0212 292 52 32
- İzmir Büyükşehir Belediyesi Kadın Dayanışma Merkezi: 0 (232) 293 4 293
- İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi: 0 (232) 400 00 04
- İzmir Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM): 0 (232) 363 33 41
- Belediyelerin danışma merkezlerine, sivil toplum kuruluşlarına da başvurabilirsiniz.